21 Nisan 2025 Pazartesi

Çin'den ABD'ye Şok Misilleme! Ticaret Savaşı Alevleniyor

ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşında tansiyon yükselmeye devam ediyor. Dün Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada ABD'nin Çin'e uyguladığı tarife oranının %145'e çıkarıldığı belirtilmişti. Bu karara karşılık olarak Çin Ticaret Bakanlığı, ABD mallarına uygulanan tarife oranını %125'e yükselttiğini duyurdu. Bu hamle, iki ülke arasındaki ticaret ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendiriliyor.

Ticaret Savaşının Nedenleri ve Gelişimi

Ticaret savaşları, ülkeler arasındaki ekonomik rekabetin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Genellikle bir ülkenin diğerine uyguladığı ticaret engellerine (tarifeler, kotalar vb.) karşılık olarak diğer ülkenin de benzer önlemler almasıyla tırmanır. ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşının temelinde ise, ABD'nin Çin'in ticaret uygulamalarını haksız bulması ve Amerikan şirketlerinin rekabet gücünü koruma isteği yatıyor.

Bu savaşın fitili aslında çok daha önceden ateşlenmişti. ABD, uzun zamandır Çin'in fikri mülkiyet haklarını ihlal ettiğini, devlet sübvansiyonlarıyla haksız rekabet yarattığını ve piyasaya erişim engelleri uyguladığını savunuyordu. Trump yönetimi döneminde bu şikayetler daha da yüksek sesle dile getirilmiş ve somut adımlar atılmaya başlanmıştı. Karşılıklı tarifeler ve misillemelerle devam eden süreç, küresel ekonomiyi de olumsuz etkiliyor.

Ticaret savaşlarının etkileri sadece ilgili ülkelerle sınırlı kalmaz. Küresel tedarik zincirleri bozulabilir, uluslararası ticaret hacmi daralabilir ve ekonomik belirsizlik artabilir. Bu durum, şirketlerin yatırım kararlarını ertelemesine, tüketici güveninin azalmasına ve ekonomik büyümenin yavaşlamasına neden olabilir.

Çin'in Misilleme Hamlesinin Detayları

Çin Ticaret Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre, ABD mallarına uygulanan %125'lik tarife artışı, çeşitli sektörleri kapsıyor. Bu sektörler arasında tarım ürünleri, sanayi ürünleri ve tüketim malları bulunuyor. Çin'in bu hamlesi, ABD'li ihracatçılar için önemli bir darbe anlamına gelebilir. Özellikle soya fasulyesi, mısır, et ve otomobil gibi ürünlerde ABD'nin Çin'e olan ihracatı önemli ölçüde azalabilir.

Çin'in bu kararı almasındaki en önemli etken, ABD'nin tarife artışına orantılı bir yanıt vermek ve ABD'ye müzakere masasına geri dönme çağrısında bulunmak. Çin, ticaret savaşının tırmanmasını istemediğini, ancak haklarını korumak için gerekli adımları atmaktan çekinmeyeceğini vurguluyor. Çinli yetkililer, "Umarız ABD, hatalı tutumundan vazgeçer ve iki ülke arasındaki ticaret ilişkilerini düzeltmek için yapıcı adımlar atar" şeklinde açıklamalarda bulundu.

Ticaret Savaşının Geleceği ve Olası Senaryolar

Ticaret savaşının geleceği belirsizliğini koruyor. İki ülke arasındaki görüşmeler devam etse de, henüz bir uzlaşma sağlanabilmiş değil. Olası senaryolar arasında:

  • Tarafların müzakere masasına geri dönerek bir anlaşmaya varması
  • Ticaret savaşının daha da tırmanarak küresel ekonomiyi olumsuz etkilemesi
  • İki ülke arasında kısmi bir anlaşma sağlanarak ticaret ilişkilerinin belirli bir düzeyde sürdürülmesi

gibi ihtimaller bulunuyor. Ancak, mevcut durumda ticaret savaşının kısa vadede sona ermesi pek olası görünmüyor. Bu durum, hem ABD hem de Çin ekonomisi için riskler oluşturmaya devam ediyor.

Ticaret savaşının alevlenmesiyle birlikte, küresel piyasalarda belirsizlik hakim. Yatırımcılar, gelişmeleri yakından takip ederken, riskten kaçınma eğilimi gösteriyor. Bu durum, döviz kurlarında dalgalanmalara, borsa endekslerinde düşüşlere ve emtia fiyatlarında oynaklığa neden olabilir. Özellikle gelişmekte olan ülkeler, ticaret savaşının olumsuz etkilerine karşı daha savunmasız durumda bulunuyor.

Sonuç olarak, ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşının tırmanması, küresel ekonomi için ciddi bir tehdit oluşturuyor. İki ülkenin bir an önce müzakere masasına dönerek yapıcı bir çözüm bulması gerekiyor. Aksi takdirde, ticaret savaşının etkileri daha da derinleşebilir ve tüm dünya ekonomisi bundan olumsuz etkilenebilir.

İlgili Haberler