23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'na sayılı günler kala, Türkiye'deki çocukların durumu içler acısı bir tablo çiziyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi'nin verileri, çocuk nüfusunun azaldığını ve çocuk işçiliğinin ise alarm verici şekilde arttığını ortaya koyuyor.
Çocuk Nüfusu Azalıyor, İşçilik Artıyor
TÜİK'in 2024 verilerine göre, Türkiye'deki çocuk nüfusu giderek azalıyor. Bu durum, demografik yapımız açısından endişe verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Ancak daha da vahim olanı, çocuk nüfusu azalırken çocuk işçiliğinin artması. İSİG Meclisi'nin raporuna göre, Türkiye'de her dört çocuktan biri çalışmak zorunda kalıyor. Bu, çocukların eğitimden, oyundan ve sağlıklı bir çocukluk geçirme hakkından mahrum bırakılması anlamına geliyor.
Çocuk işçiliğinin artmasının temel nedenleri arasında yoksulluk, eğitim yetersizliği ve ailelerin ekonomik zorlukları yer alıyor. Birçok aile, çocuklarını geçimlerini sağlamak amacıyla çalışmaya göndermek zorunda kalıyor. Bu durum, çocukların fiziksel ve psikolojik gelişimlerini olumsuz etkiliyor ve onları çeşitli risklere açık hale getiriyor.
Eğitim ve Sağlıkta Gerileme
Çocuk işçiliğinin yanı sıra, eğitim ve sağlık alanlarında da önemli gerilemeler yaşanıyor. Beş yaşındaki çocukların okullaşma oranı düşerken, aşılama oranları da azalıyor. Gelir yetersizliği nedeniyle birçok çocuk yeterli beslenemiyor, yeni kıyafet alamıyor ve tatile gidemiyor. Bu durum, çocukların sağlıklı bir şekilde büyümelerini ve gelişmelerini engelliyor.
- Okullaşma Oranları: İlkokul ve ortaokul düzeyinde okullaşma oranları düşüş gösteriyor.
- Aşılama Oranları: Özellikle kırsal bölgelerde aşılama oranları yetersiz seviyede.
- Beslenme Yetersizliği: Yoksul ailelerin çocukları yeterli ve dengeli beslenemiyor.
İş Cinayetlerinde Çocuk Kayıpları
Çocuk işçiliğinin en acı sonuçlarından biri de iş cinayetlerinde yaşanan çocuk kayıpları. İSİG Meclisi'nin verilerine göre, her yıl onlarca çocuk iş cinayetlerinde hayatını kaybediyor. Bu durum, çocuk işçiliğinin ne kadar tehlikeli ve kabul edilemez olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Çocukların çalıştırıldığı sektörler arasında tarım, sanayi, inşaat ve hizmet sektörü öne çıkıyor. Bu sektörlerde çalışan çocuklar, ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılıyor ve iş kazası riskine maruz kalıyor.
Türkiye, çocuk hakları konusunda uluslararası sözleşmelere imza atmış olmasına rağmen, çocuk işçiliği sorunu hala çözülebilmiş değil. Bu sorunun çözümü için devletin, sivil toplum kuruluşlarının ve toplumun tüm kesimlerinin işbirliği yapması gerekiyor. Çocuk işçiliğinin önlenmesi için yoksullukla mücadele, eğitim olanaklarının artırılması ve ailelerin bilinçlendirilmesi gibi önlemler alınması gerekiyor.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, çocukların bayramı olmasının yanı sıra, onların sorunlarına dikkat çekmek ve çözüm yolları aramak için de önemli bir fırsat. Çocukların sağlıklı, mutlu ve güvende oldukları bir gelecek için hep birlikte çalışmalıyız.
