Dolar Rekoru Kırdı! Fed Kararı TL'yi Nasıl Etkileyecek?
Dolar, dünya genelinde değer kaybederken Türkiye'de şaşırtıcı bir şekilde rekor seviyelere ulaştı. Bu durumun arkasında yatan nedenler ve gelecekteki olası etkileri merak konusu. Özellikle ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın açıklamaları ve Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik gelişmeler piyasaları tedirgin ediyor. Doların yükselişi, Euro'nun düşüşü ve yatırımcıların beklentileriyle şekillenen piyasaları yakından inceleyelim.
Fed'in Faiz Kararı Beklentisi Piyasaları Sarsıyor
Yatırımcılar, Fed Başkanı Jerome Powell'ın yapacağı konuşmada faiz indirimi sinyalleri arıyor. Fed'den daha güçlü bir faiz indirimi beklentisi, altın fiyatlarını rekor seviyelere taşırken, dolar endeksini zayıflatıyor. Ancak bu durum, Türkiye'de doların yükselişini durduramıyor. Dolar/TL kuru, haftanın ikinci işlem gününe 41,45 seviyesinden başladı. Bu durum, Türk lirasının değer kaybettiğini gösteriyor.
Ankara'daki Gelişmeler Belirsizliği Artırıyor
Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik konser operasyonu gibi siyasi gelişmeler de piyasalarda belirsizliğe neden oluyor. Siyasi istikrarsızlık algısı, yatırımcıların risk iştahını azaltarak dolar talebini artırıyor. Bu durum da dolar kurunun yükselmesine katkıda bulunuyor. Euro/TL kuru ise, euronun da değer kaybetmesiyle 48,92 seviyesine geriledi. Dolar endeksi ise 97,82 seviyesinden yüzde 0,48 değer kaybıyla 97,35 seviyesinde hareket ediyor.
Ekonomistler Ne Diyor?
Ekonomistler, doların yükselişinin arkasında yatan temel nedenleri şöyle sıralıyor:
- Fed'in faiz politikası: Fed'in faiz indirimine gitmesi beklentisi, doların küresel piyasalarda değer kaybetmesine neden oluyor.
- Türkiye'nin ekonomik durumu: Türkiye'deki yüksek enflasyon, cari açık ve siyasi belirsizlikler, TL'nin değer kaybetmesine yol açıyor.
- Yatırımcıların risk algısı: Türkiye'ye yönelik yatırımcı güveninin azalması, dolar talebini artırıyor.
Doların yükselişi, Türk ekonomisi üzerinde önemli etkilere sahip olabilir. İthalat maliyetlerinin artması, enflasyonu yükseltebilir ve şirketlerin borç yükünü artırabilir. Bu nedenle, hükümetin ve Merkez Bankası'nın bu duruma karşı önlemler alması gerekiyor.
