
Merkez Bankası'ndan Şok Analiz! Konut Satışları Ne Durumda?
Merkez Bankası (TCMB),"Merkezin Güncesi" adlı blog sitesinde yayımladığı "Parasal Sıkılaşma, Temerrüt Riski ve Firmaların Konut Satışı" başlıklı analiz ile dikkatleri üzerine çekti. Analizde, reel sektörün son sıkılaşma dönemindeki risklilik göstergeleri incelenirken, firmaların temerrüt riskini azaltmak amacıyla varlık satışlarına yönelip yönelmediği konut satışları üzerinden değerlendirildi.
Reel Sektörün Finansal Durumu
Altan Aldan, Kadir Gürci ve Ünal Seven tarafından hazırlanan analiz, firmaların son parasal sıkılaşma sürecine düşük borçluluk ve yüksek kârlılık oranlarıyla girdiğini ortaya koyuyor. 2009'dan itibaren artış göstererek 2021'de zirveye ulaşan mali borçların toplam aktiflere oranı, 2023'te tarihsel ortalamaların altında seyrediyor. Ayrıca, faaliyet kâr marjı yüksek seviyesini korurken, net döviz pozisyon açığı da önemli ölçüde azalmış durumda. Bu durum, reel sektörün sıkılaşma dönemine güçlü bir finansal yapıyla girdiğini gösteriyor.
Analizde, reel sektörün bu güçlü finansal yapısının etkileri, temel temerrüt göstergelerinde de gözlemlendiği belirtiliyor. Mevcut veriler, sıkılaşma döneminde reel sektörün temerrüt açısından önemli bir artış yaşamadığına işaret ediyor.
Merkez Bankası'nın analizinde şu ifadelere yer verildi:
"Reel sektörün son sıkılaşma dönemine güçlü finansal tamponla girmesinin etkileri, temel temerrüt göstergelerinde gözlenebiliyor. Nitekim karşılıksız çek oranı parasal sıkılaşmanın ilk aylarında artmakla birlikte tarihsel ortalamasının oldukça altında kalmayı sürdürdü ve 2024 ağustos ayından sonra da bir miktar düştü. Firmaların takipteki kredilerinin toplam ticari kredilere oranı ise, 2023 sonunda en düşük tarihsel seviyelerine gerilemişti. Söz konusu oran son dönemde sınırlı bir artış göstermekle birlikte halen tarihsel ortalamasının çok altında. Özetle, mevcut veriler sıkılaşma döneminde reel sektörün temerrüt açısından önemli bir artış yaşamadığına işaret ediyor."
Konut Satışları ve Temerrüt İlişkisi
Analizin en dikkat çekici kısımlarından biri, firmaların temerrüt riskini azaltmak amacıyla varlık satışlarına yönelip yönelmediğini anlamak için tüzel kişilerin konut satışlarındaki payının incelenmesi oldu. Bu inceleme, konut satışlarının firmaların finansal durumu üzerindeki potansiyel etkilerini değerlendirmeyi amaçlıyordu.
Analizde şu ifadeler yer aldı:
"Temerrüt göstergelerindeki bu görünüme, finansal tamponların yanı sıra firmaların temerrütten kaçınmak için varlık satışına yönelmesi de neden olmuş olabilir."
Ancak, elde edilen veriler, 2025 yılı itibarıyla firmaların konut satış oranlarında önemli bir artış olmadığını ve toplam satışlardaki paylarının azaldığını gösterdi. 2018 öncesinde %20 civarında olan tüzel kişilerin yıllık konut satışlarındaki payı, sıkılaşma döneminde artarak 2019 yılının nisan ayında %24,3 ile zirveye ulaşmıştı. Ancak sonrasında %20'nin altına inen bu payın, son sıkılaşma döneminde bir artış göstermediği, hatta son aylarda gerilediği ve 2025 nisan ayı itibarıyla %15,6 seviyesinde olduğu belirlendi.
Sonuç
Merkez Bankası'nın analizi, reel sektörün parasal sıkılaşma dönemine güçlü bir finansal yapıyla girdiğini ve temerrüt riskinin önemli ölçüde artmadığını gösteriyor. Firmaların konut satışlarına yönelerek temerrütten kaçınma stratejisi izlemediği de ortaya konulmuş durumda. Bu durum, Türkiye ekonomisinin sıkı para politikalarına karşı dayanıklılığını gösteren önemli bir işaret olarak değerlendirilebilir. Ancak, ekonomik gelişmelerin yakından takip edilmesi ve olası risklere karşı önlemler alınması büyük önem taşıyor.