
Cesaret ve Adalet Nerede Aranır? Dava, Kitap, Tiyatro, Eylem!
Türkiye'nin nabzı nerede atıyor? Adalet arayışı hangi mecralarda yankı buluyor? Bu yazıda, bir cinayet davasından bir kitaba, bir tiyatro oyunundan bir eyleme uzanan geniş bir yelpazede, cesaretin ve adaletin izini süreceğiz.
Pınar Bulunmaz Davası: Adalet Nerede?
Şubat 2024'te Urfa Siverek'te yaşanan Pınar Bulunmaz cinayeti, dördüncü duruşmasıyla tekrar gündeme geliyor. Resmi kayıtlara "şüpheli ölüm" olarak geçen bu olayda, deliller bambaşka bir gerçeği işaret ediyor. Hacettepe Adli Tıp raporu, Pınar'ın intihar etmediğini net bir şekilde ortaya koymasına rağmen, savcının tutuklama talebi reddedilerek baş şüpheli serbest bırakıldı.
Peki, adalet nerede? Pınar'ın ailesi, 8 Ekim'de Siverek Adliyesi'nde görülecek duruşmaya katılım çağrısında bulunarak, bu cinayetin aydınlatılması için seslerini yükseltmeye devam ediyor.
Unutmayın, her akşam saat 21:30'da adalet için, Pınar için, kadın cinayetlerinin caydırıcı şekilde cezalandırılması için soracağız, vazgeçmeyeceğiz.
"Anne Bir Sabah İyiler Kazanacak": Umut, İsyan ve Yüzleşme
Gazeteci ve siyasetçi İrfan Değirmenci'nin "Anne Bir Sabah İyiler Kazanacak" kitabı, Türkiye'nin sosyo-politik atmosferine ışık tutan bir eser. Kitap, okuyucusunda umut, isyan ve yüzleşme duygularını aynı anda uyandırıyor. 19 Mart operasyonları sonrasında tutuklanan Galatasaray Üniversitesi öğrencisi Basel’in hikâyesi de kitapta yer alıyor. Bir kaç gün önce serbest bırakıldı Basel.
Değirmenci, kitabında hem bireyi kendisiyle hem de toplumu birbirinin aynasında görmeye çağırıyor. Kitabın dili ve kurgusu, okuyucuyla samimi bir sohbet havasında ilerliyor. Hayatından kesitlerle ilerliyor gibi görünse de, Türkiye’nin sosyo-politik atmosferi de yoğun.
Kitapta beni en çok etkileyen ise gazeteci Ertuğrul Albayrak’la olan dostlukları oldu. Nasıl anlatsam bilemiyorum ama şöyle bir benzetme yaparsam umarım haddimi aşmış olmam: Sanki birbirlerinin hayatlarının karabatakları gibiler. Karabatak kuşları bilirsiniz, denizde bir görünür, bir kaybolurlar. Onlar da zaman zaman kopuyorlar ama ihtiyaç duyulduğunda yeniden görünür oluyorlar birbirlerinin hayatında. Eminim bir masa etrafında oturup konuşsak, bu arkadaşlık kitapta anlatılandan çok daha derin, çok daha güçlü bir bağ olarak çıkar karşımıza. Ne güzel ki hayat onları birbirine katmış.
"Biz Ziyaret": Masumiyet Sorgulanıyor
İBB Şehir Tiyatroları'nın sahneye koyduğu "Biz Ziyaret" oyunu, izleyicileri derinden etkileyen bir yapım. Friedrich Dürrenmatt'in "Yaşlı Kadının Ziyareti" eserinden uyarlanan oyun, masumiyet kavramını sorgulatıyor.
Oyunun konusu kısaca şöyle: Sevgilisi Alfred hamile iken Claire’yı terk ediyor, bebekleri de bu süreçte ölüyor. Claire, yıllar sonra dünyanın en zengin kadını Bayan Zachanassian olarak geri dönüyor. Yoksulluğa sürüklenen kasaba halkına servet vaat ediyor, fakat bunun tek bir bedeli vardır. Bu parayı alabilmeleri için Alfred’i öldürmeleri gerekmektedir. Kasabalı neye karar verecek?
Oyunun sonunda “kasabalı nasıl bu kadar yoksul bırakıldı?” sorusu bence tüm sorunların cevabı ve çözümü.
Yönetmen Yıldırım Fikret Urağ, oyunun sonunda yaptığı konuşmada, Gazze'de öldürülen bebeklerin ve çocukların gölgesinin her zaman vicdanlarımızda olacağını vurgulayarak, oyunu onların ruhuna ithaf etti.
Oyun, 2-4 Ekim, 8-11 Ekim 2025 tarihleri arasında Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde, 29 Ekim – 1 Kasım 2025 tarihleri arasında Ümraniye Sahnesi’nde.
Gazze Halkı Yalnız Değildir: Eylem Çağrısı
İsrail'in uluslararası sularda saldırdığı Küresel Sumud Filosu'nda bulunan aktivistlerin Türkiye'ye dönmesiyle birlikte, Filistin'e destek eylemleri de yeniden gündeme geldi. Filistin Eylem Komitesi, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının yıl dönümünde "Soykırıma Son!" çağrısıyla 5 Ekim'de ülke genelinde yürüyüşler düzenledi. İstanbul'daki eylem, Taksim AKM önünden başlayarak Beşiktaş Dolmabahçe'ye doğru devam etti.
Aktivistlerden Ayçin Kantoğlu basına yaptığı açıklamada, İsrail'in uyguladığı insanlık dışı muameleleri dile getirerek, çıplak aramanın bir işkence yöntemi olduğunu vurguladı.
Sonuç olarak, Türkiye'nin vicdanı bazen bir mahkeme salonunda, bazen bir kitapta, bazen bir tiyatro sahnesinde, bazen de bir eylemde yankı buluyor. Şiddetsiz, adil, özgür ve eşitlikten yana bir hafta dileğiyle...