Enflasyon Canavarı Durmuyor! TÜİK Verileri Bile Yüksek Enflasyonu Gizleyemiyor
Gündem

Enflasyon Canavarı Durmuyor! TÜİK Verileri Bile Yüksek Enflasyonu Gizleyemiyor


05 May 20255 dk okuma4 görüntülenmeSon güncelleme: 22 May 2025

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR),Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan nisan ayı enflasyon verilerine ilişkin dikkat çekici bir rapor yayımladı. Raporda, enflasyondaki artış hızında yavaşlama görülmesine rağmen, fiyatların artmaya devam ettiği ve bu durumun özellikle dar gelirli vatandaşları olumsuz etkilediği vurgulandı.

Gerçek Enflasyon Ne Kadar?

DİSK-AR raporunda, TÜİK'in enflasyon verilerine olan güven sorununa dikkat çekilerek, "TÜİK’in şaibeli enflasyon verilerine göre bile Türkiye’de enflasyon yüksek seyretmeye devam ediyor" ifadesi kullanıldı. Raporda ayrıca, hissedilen enflasyonun, açıklanan resmi enflasyonun yaklaşık iki katı olduğu belirtildi. Bu durum, vatandaşların alım gücündeki düşüşü ve ekonomik sıkıntıları daha da belirgin hale getiriyor.

Raporda, TÜİK'in aylık olarak gerçekleştirdiği Tüketici Eğilim Anketi'nden elde ettiği "hissedilen ve beklenen enflasyon" verilerini kamuoyuyla paylaşması gerektiği de vurgulandı. Bu verilerin paylaşılması, vatandaşların enflasyon algısını daha iyi anlamak ve buna göre politikalar geliştirmek açısından büyük önem taşıyor.

Gıda Enflasyonu Alarm Veriyor

Raporda, gıda fiyatlarının genel ortalamaya göre çok daha hızlı arttığına dikkat çekildi. Bu durum, özellikle gelirinin büyük kısmını gıdaya harcayan düşük gelir gruplarını daha fazla etkiliyor. Gıda enflasyonundaki artış, vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmasına neden oluyor ve sosyal eşitsizliği derinleştiriyor.

DİSK-AR, TÜİK'e çağrıda bulunarak, uluslararası kuruluşların yaptığı gibi halkın hissettiği/algıladığı enflasyon oranı ve beklenen enflasyonu da elinde hazır bulunan verileri işleyerek, yeni bir veri olarak yayımlaması gerektiğini belirtti. Ayrıca, gelir gruplarına göre enflasyon farklılaşmasının da açıklanması gerektiği vurgulandı.

Enflasyonla Mücadele Nasıl Olmalı?

Raporda, yıllık enflasyon ile 12 aylık ortalamalara göre hesaplanan enflasyon oranı arasındaki farkın giderek açıldığına dikkat çekildi. Enflasyonla mücadelenin, yalnızca rakamlarla değil; gelir dağılımındaki adaletsizlikle, fiyat artışlarından en çok etkilenen kesimlerin korunmasıyla mümkün olduğu vurgulandı.

DİSK-AR'ın raporu, Türkiye'deki enflasyon sorununa farklı bir perspektiften bakmamızı sağlıyor. Enflasyonla mücadelede, sadece resmi verilere değil, vatandaşların yaşadığı gerçekliğe de odaklanmak gerekiyor. Aksi takdirde, enflasyonun olumsuz etkileri toplumun geniş kesimlerinde hissedilmeye devam edecek.