TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmekte olan ve çeşitli çevre ve toplum örgütleri tarafından büyük tepki çeken İklim Kanunu Teklifi, muhalefet partilerinin yoğun itirazları üzerine geri çekilerek yeniden komisyona gönderildi. Hükümetin büyük tartışmalar eşliğinde gündeme getirdiği bu önemli yasa tasarısı, genel kurulda beklenen desteği bulamadı.
İklim Kanunu Neden Geri Çekildi?
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir'in açıklamalarına göre, teklif, komisyonda yeniden değerlendirilmek üzere genel kuruldan geri çekildi. Emir, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, "TBMM Genel Kurulunda görüşülmekte olan İklim Kanunu, muhalefet partilerinin ve sivil toplum örgütlerinin etkili direnci sonucunda tekrar görüşülmek üzere komisyona çekiliyor. Umarız bu kez AKP grubu eleştirilere kulak veren ve bilimsel verileri önceleyen bir tutum sergiler ve ülkemiz hak ettiği bir iklim kanununa kavuşur" ifadelerini kullandı.
Yasa tasarısının ilk dört maddesi genel kuruldan geçmiş olmasına rağmen, özellikle çevre örgütlerinin ve muhalefetin itirazları, teklifin geri çekilmesinde önemli bir rol oynadı. Teklifin içeriği ve uygulanabilirliği konusundaki endişeler, geniş bir kamuoyu tarafından da dile getiriliyordu.
Tepkilerin Temelinde Ne Yatıyor?
İklim Kanunu Teklifi'ne yöneltilen tepkilerin temelinde, kanunun yeterince kapsamlı olmaması ve çevresel sorunlara kalıcı çözümler üretmekten uzak olması yatıyor. Eleştirmenler, teklifin, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadele hedeflerine ulaşmasında yetersiz kalacağını ve hatta bazı durumlarda çevresel tahribatı daha da artırabileceğini savunuyorlar.
Özellikle aşağıdaki konularda eleştiriler yoğunlaşıyor:
- Yenilenebilir enerji kaynaklarının teşviki: Teklifin, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını yeterince teşvik etmediği ve fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltma konusunda yetersiz kaldığı belirtiliyor.
- Sera gazı emisyonlarının azaltılması: Teklifin, sera gazı emisyonlarını azaltma hedeflerinin yetersiz olduğu ve Türkiye'nin Paris Anlaşması kapsamındaki taahhütlerini yerine getirmesini zorlaştırabileceği ifade ediliyor.
- Çevresel etki değerlendirmesi: Teklifin, çevresel etki değerlendirmesi süreçlerini yeterince dikkate almadığı ve büyük projelerin çevresel etkilerinin göz ardı edilmesine yol açabileceği endişesi taşınıyor.
Bundan Sonra Ne Olacak?
İklim Kanunu Teklifi'nin komisyona geri gönderilmesi, teklifin yeniden gözden geçirilmesi ve eleştirilere yanıt verecek şekilde güncellenmesi için bir fırsat sunuyor. Bu süreçte, çevre örgütlerinin, bilim insanlarının ve diğer ilgili paydaşların görüşlerinin dikkate alınması büyük önem taşıyor. Umarız, komisyon, eleştirilere kulak vererek ve bilimsel verileri ön planda tutarak, Türkiye'nin hak ettiği bir iklim kanununa kavuşmasını sağlayacak bir çalışma ortaya koyar.
İklim değişikliği, tüm dünyayı etkileyen küresel bir sorun ve bu sorunla mücadele etmek için etkili ve kapsamlı politikalara ihtiyaç var. Türkiye'nin, iklim değişikliğiyle mücadelede öncü bir rol oynaması ve gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakması için, bilimsel verilere dayalı, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir iklim kanunu hayati önem taşıyor.
