
Rönesans Rezidans Müteahhidi Sırbistan'da Öldürüldü Mü? Şok İddia!
Hatay'da büyük yıkıma neden olan ve yüzlerce insanın hayatını kaybettiği Rönesans Rezidans davasının firari sanığı Hüseyin Yalçın Coşkun'un Sırbistan'da öldüğü yönündeki haberler gündeme bomba gibi düştü. "Cennetten bir köşe" sloganıyla pazarlanan ancak depremde adeta bir mezarlığa dönüşen rezidansın müteahhidi hakkındaki bu iddia, olayın seyrini değiştirecek mi?
Rönesans Rezidans Faciası: Adalet Yerini Bulacak Mı?
6 Şubat depremlerinde yerle bir olan Antakya'daki Rönesans Rezidans, 269 kişinin canına mal olmuştu. Bu acı olay sonrasında başlatılan soruşturmada, müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun ve diğer sorumlular hakkında dava açılmıştı. Ancak, firari sanık Hüseyin Yalçın Coşkun'un izine bir türlü rastlanılamıyordu.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, Hüseyin Yalçın Coşkun'un da aralarında bulunduğu sanıklar hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası isteniyordu. Peki, Coşkun'un ölümü, yargılama sürecini nasıl etkileyecek?
Sırbistan'daki Ölüm İddiası: Gerçekler Ne?
Hüseyin Yalçın Coşkun'un Sırbistan'da öldüğü iddiası, henüz resmi olarak doğrulanmadı. Ancak, haberin yayılmasıyla birlikte kamuoyunda büyük bir merak ve şaşkınlık oluştu. Eğer iddia doğruysa, bu durum davanın seyrini tamamen değiştirebilir.
Peki, Hüseyin Yalçın Coşkun gerçekten öldürüldü mü? Yoksa bu sadece bir kaçış planının parçası mı? Yetkililerin konuyla ilgili soruşturması devam ediyor. Gerçeklerin en kısa sürede ortaya çıkması bekleniyor.
Olayla ilgili bilinenler şu şekilde:
- Rönesans Rezidans, 6 Şubat depremlerinde yıkıldı.
- Enkaz altında 269 kişi hayatını kaybetti.
- Müteahhit Hüseyin Yalçın Coşkun, kırmızı bültenle aranıyordu.
- Coşkun'un Sırbistan'da öldüğü iddia ediliyor.
Rönesans Rezidans faciasında hayatını kaybedenlerin yakınları, adalet arayışını sürdürüyor. Hüseyin Yalçın Coşkun'un ölümü, bu arayışı sona erdirecek mi, yoksa yeni bir başlangıç mı olacak? Tüm gözler, yetkililerin yapacağı açıklamalara çevrilmiş durumda.
Bu elim olay, bir kez daha deprem gerçeğini ve yapı denetiminin önemini gözler önüne serdi. Umuyoruz ki, bu tür acıların bir daha yaşanmaması için gerekli tüm önlemler alınır ve sorumlular hak ettikleri cezayı alırlar. Adaletin tecelli etmesi, hem hayatını kaybedenlerin yakınlarının acısını bir nebze olsun dindirecek, hem de benzer olayların önüne geçilmesine katkı sağlayacaktır.