
TRT'de Skandal! Gazeteci Elif Akkuş'un İşten Atılması Mahkemelik Oldu
Gazeteci Elif Akkuş'un TRT'den işten çıkarılması, yargı kararıyla büyük bir skandala dönüştü. İstanbul 7. İdare Mahkemesi, TRT Yüksek Disiplin Kurulu'nun Akkuş'u devlet memurluğundan çıkarma teklifini hukuka aykırı bularak iptal etti. Bu karar, TRT'deki uygulamaların ne kadar tartışmalı olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Mahkeme Kararının Gerekçesi Ne?
T24'ün ulaştığı gerekçeli kararda, Disiplin Kurulu'nun Akkuş'un 20 iş gününden fazla (168 gün) göreve özürsüz olarak gelmediğine yönelik tespitinin, ek soruşturma oluru alınmadan yapıldığı vurgulandı. Mahkeme, muhakkikin kendiliğinden soruşturma yapamayacağına dikkat çekerek, memurluktan çıkarılma teklifi doğrultusunda tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığına hükmetti.
Bu durum, TRT'nin disiplin süreçlerinde ne kadar titiz davranması gerektiği konusunda önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Hukukun üstünlüğü ilkesinin her kurumda olduğu gibi TRT'de de geçerli olması gerektiği, mahkeme kararıyla bir kez daha teyit edilmiş oldu.
Hukuka Aykırı İşlem İddiası
Mahkeme kararında belirtilenlere göre, Disiplin Kurulu'nun Akkuş hakkında yeterli ve usulüne uygun bir soruşturma yapmadan karar aldığı anlaşılıyor. Bu durum, hukuk devletinde kabul edilemez bir durum olarak değerlendiriliyor. Herkesin savunma hakkının olduğu ve suçlamaların somut delillerle desteklenmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Bu kararla birlikte, benzer durumdaki diğer çalışanlar için de emsal teşkil edebilecek bir durum ortaya çıkmış oldu. İşten çıkarmaların keyfi ve hukuksuz bir şekilde yapılamayacağı, yargı kararıyla bir kez daha vurgulanmış oldu.
- Ek soruşturma oluru alınmaması
- Muhakkikin yetkisiz soruşturma yapması
- Savunma hakkının kısıtlanması
Kararın Sonuçları ve Etkileri
Mahkeme kararının ardından, Elif Akkuş'un TRT'ye geri dönüp dönmeyeceği merak konusu. Ancak bu kararın, TRT'deki diğer uygulamalar üzerinde de önemli etkileri olacağı kesin. TRT yönetiminin, bu kararı dikkate alarak daha dikkatli ve hukuka uygun davranması bekleniyor.
Bu olay, Türkiye'deki basın özgürlüğü ve çalışan hakları açısından da önemli bir dönüm noktası olabilir. Hukukun üstünlüğüne inanan herkesin, bu tür kararları desteklemesi ve benzer olayların yaşanmaması için çaba göstermesi gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, adalet er ya da geç tecelli eder.