Twerk İddiasına Son Nokta! Sinem Dedetaş'tan Sert Yanıt
Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, geçtiğimiz aylarda sosyal medyada büyük yankı uyandıran ve yeniden gündeme gelen "Üsküdar Belediyesi Ramazan ayında twerk etkinliği düzenledi" iddialarına kesin bir dille cevap verdi. Dedetaş, bu türden asılsız iddiaların gerçeği yansıtmadığını ve belediyenin Ramazan ayında böyle bir etkinlik düzenlemediğini vurguladı.
İddiaların Kaynağı ve Gerçekler
İddiaların kaynağı, sosyal medyada dolaşıma giren ve Üsküdar Belediyesi tarafından düzenlendiği öne sürülen bir twerk etkinliği videosuydu. Ancak Başkan Dedetaş, bu görüntülerin "Zincir Kıran Kadınlar" adlı bisiklet topluluğunun gerçekleştirdiği bir etkinliğe ait olduğunu ve belediye ile hiçbir ilgisi olmadığını açıkladı. Dedetaş, olayın çarpıtıldığını ve gerçeği yansıtmadığını belirterek, kamuoyunu doğru bilgilendirme gereği duyduğunu ifade etti.
Dedetaş, Mayıs ayı meclis toplantısında konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Çokça bahsedildi, nedense bir türlü anlamak istemiyorsunuz! Ramazan ayında belediyemizde twerk etkinliği yapılmadı! Tekrar edeyim mi? Bu etkinlik yapılmadı! Kamera kayıtlarını da izledim. Burada yalan söylemeye devam etmeyin.”
Bu ifadelerle Dedetaş, iddiaların tamamen asılsız olduğunu ve belediyenin itibarını zedelemeye yönelik olduğunu vurguladı.
Twerk Nedir ve Neden Tartışma Yarattı?
Twerk, kalça hareketlerine odaklanan bir dans türüdür ve son yıllarda popüler kültürde yaygınlaşmıştır. Ancak, bazı kesimler tarafından müstehcen veya uygunsuz bulunması nedeniyle tartışmalara yol açabilmektedir. Ramazan ayında böyle bir etkinliğin düzenlendiği iddiası, özellikle muhafazakar kesimlerin tepkisini çekmiş ve sosyal medyada geniş yankı uyandırmıştı. Bu nedenle, Başkan Dedetaş'ın açıklamaları, konuya açıklık getirme ve yanlış anlaşılmaları giderme açısından büyük önem taşımaktadır.
Sonuç
Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş'ın açıklamalarıyla, Ramazan ayında belediye tarafından twerk etkinliği düzenlendiği iddiaları kesin bir şekilde yalanlanmıştır. Bu türden asılsız iddiaların yayılması, kamuoyunu yanlış yönlendirme ve kurumların itibarını zedeleme potansiyeli taşımaktadır. Bu nedenle, yetkililerin bu türden iddialara karşı hızlı ve şeffaf bir şekilde açıklama yapması, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından büyük önem arz etmektedir. Bu olay, sosyal medyanın bilgi kirliliği yaratma potansiyelini ve doğru bilgiye ulaşmanın önemini bir kez daha gözler önüne sermiştir.
