
Yılmaz Özdil'den Soylu'ya Sert Eleştiri: "Meddah Gibi Adam!"
Gazeteci Yılmaz Özdil, ülkeyi yönetenlere duyulan güven konusundaki görüşlerini sert bir dille ifade ederek gündeme oturdu. Özellikle eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu hedef alan Özdil, Soylu'yu "meddah gibi adam" olarak tanımladı ve bu benzetmeyle dikkatleri üzerine çekti. Özdil, açıklamalarıyla siyasi arenada yeni bir tartışma başlattı.
"Neyine Güvenelim?" Sorusu
Yılmaz Özdil, ülkeyi yönetenlere duyulan güven sorununa dikkat çekerek, "Neyine güvenelim?" sorusunu yöneltti. Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun daha önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik "hurdasını çıkaracağım" ifadesini kullandığını hatırlatan Özdil, Soylu'nun Mansur Yavaş'a terörist yakıştırmasında bulunduğunu ve hatta kendisini PKK'lı olarak suçladığını belirtti. Özdil, devlet övünç madalyası ve üstün cesaret feragat madalyası sahibi olmasına rağmen bu tür ithamlara maruz kalmasının güven sorununu derinleştirdiğini vurguladı.
Özdil, "Hayatımda bir tane bile güvenlik makalesi okumadım, beni bu göreve getirdiler öğrenmeye çalışıyorum" diyen birinin İçişleri Bakanı yapılmasının kabul edilemez olduğunu savundu. Türkiye'nin 40 yıldır PKK gibi yıkıcı bir örgütle mücadele ettiğini hatırlatan Özdil, bu tür atamaların güven duygusunu zedelediğini dile getirdi.
Yerlikaya ve Habur Rezaleti
Süleyman Soylu'nun ardından göreve gelen Ali Yerlikaya'yı da eleştiren Özdil, Yerlikaya'nın Habur rezaletinin valisi olduğunu hatırlattı. PKK'lıların Habur'da üniformalarıyla Türkiye'ye giriş yapmasının kabul edilemez olduğunu belirten Özdil, "Şimdi neyine güvenelim?" sorusunu yineledi. Özdil, geçmişteki İçişleri Bakanlarının para kasaları, FETÖ bağlantıları gibi skandallarla anıldığını ve bu durumun güven sorununu daha da artırdığını ifade etti.
Özdil, İdris Naim Şahin'in İçişleri Bakanı olduğu dönemde güvenlik politikalarına nasıl güvenilebileceğini sorguladı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın Genelkurmay Başkanı olması ve MİT müsteşarının Dışişleri Bakanı olarak atanmasının normal karşılanabileceğini, ancak Türkiye'nin güvenliğiyle ilgilenen kişilerin "meddah" gibi olmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Yılmaz Özdil'in bu sert eleştirileri, Türkiye'deki güvenlik politikaları ve ülkeyi yönetenlere duyulan güven konusunda önemli bir tartışma başlattı. Özdil'in açıklamaları, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, siyasi arenada da farklı yorumlara neden oldu. Bu eleştirilerin, Türkiye'nin gelecekteki politikalarını nasıl etkileyeceği ise merak konusu.