Depresyonda Yeni Dönem: 3. Dalga Tedavi Yöntemi Şaşırttı!
Günümüzde şehirleşme ve yalnızlık gibi faktörler, ruh sağlığımızı olumsuz yönde etkilemektedir. Toplumda her 8 kişiden birinin ruh sağlığı sorunları yaşadığı ve antidepresan kullanımının giderek arttığı düşünüldüğünde, depresyonla mücadelede yeni yaklaşımlara duyulan ihtiyaç da artmaktadır. İşte bu noktada, psikiyatride geliştirilen yeni bilişsel yaklaşımlar, umut vadetmektedir.
Kronik Depresyona Yeni Bir Umut: CBASP
Kronik depresyon tedavisinde özel olarak geliştirilmiş bir psikoterapi modeli olan CBASP (Cognitive Behavioral Analysis System of Psychotherapy) yani Bilişsel Davranışçı Sistem Analizi Psikoterapisi, son yıllarda adından sıkça söz ettirmektedir. Bilişsel Davranışçı Psikoterapiler Derneği Başkanı ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı Psikiyatrist Prof. Dr. Hakan Türkçapar, bu tedavi yönteminin detaylarını anlatıyor.
CBASP, özellikle çocukluk çağı travmaları ve uzun süreli depresyon yaşayan bireyler için geliştirilmiş bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemde, hastanın geçmiş deneyimleri ve bunların mevcut düşünce ve davranışları üzerindeki etkileri detaylı bir şekilde incelenir. Amaç, hastanın nedensellik ilkesini anlamasına ve gelecekteki ilişkilerinde daha sağlıklı davranışlar sergilemesine yardımcı olmaktır.
CBASP'nin Temel İlkeleri
CBASP terapisi, hastanın "Benim yüzümden oldu" veya "Değersizim" gibi olumsuz düşüncelerini değiştirmeye odaklanır. Bu süreçte, hasta ve terapist işbirliği içinde çalışarak, hastanın geçmiş deneyimlerini yeniden değerlendirmesine ve daha gerçekçi bir bakış açısı geliştirmesine yardımcı olur.
- Durum Analizi: Hastanın yaşadığı olumsuz durumları ve bu durumlara verdiği tepkileri analiz etmeyi içerir.
- Kişilerarası Ayrımcılık: Hastanın geçmiş ilişkilerindeki olumsuz örüntüleri fark etmesini sağlar.
- Objektif Kanıt Arama: Hastanın olumsuz düşüncelerini destekleyen ve çürüten kanıtları değerlendirmesine yardımcı olur.
Depresyonla Mücadelede Yeni Bir Sayfa
Depresyon, modern yaşamın getirdiği zorluklarla birlikte giderek yaygınlaşan bir sorun haline gelmiştir. Ancak, CBASP gibi yeni tedavi yöntemleri sayesinde, bu sorunla mücadelede yeni bir umut ışığı doğmuştur. Unutulmamalıdır ki, her bireyin deneyimi farklıdır ve tedavi süreci kişiye özel olarak planlanmalıdır. Bu nedenle, depresyon belirtileri gösteren kişilerin uzman bir psikiyatriste başvurması ve uygun tedavi yöntemini belirlemesi büyük önem taşımaktadır.
Sonuç olarak, depresyonla mücadelede CBASP gibi yenilikçi yaklaşımlar, hastaların yaşam kalitesini artırma potansiyeline sahiptir. Bu tedavi yöntemi, hastaların geçmiş deneyimlerini anlamalarına, olumsuz düşüncelerini değiştirmelerine ve daha sağlıklı ilişkiler kurmalarına yardımcı olarak, depresyonun üstesinden gelmelerine destek olabilir.
