Çölde yolculuk yapan bir Bedevi'nin başına gelenler, "İyilik yap denize at" atasözünü akıllara getiriyor. Susamış bir yolcuya yardım eli uzatan Bedevi, karşılığında beklemediği bir darbe alıyor. İşte insanlık dersi veren o ibretlik hikaye.
Çölün Ortasında Bir Yardım Eli
Sıcak bir yaz günü, Bedevi devesiyle ıssız çölde yol alırken, yorgunluğunu gidermek için mola verir. Uzakta, perişan halde bir adamın kendisine doğru geldiğini görür. Adamın bitkinliği her halinden bellidir. Yaklaştıkça, adamın susuzluktan perişan olduğu anlaşılır. Adam, Bedevi'ye yalvarır: "Ne olur, biraz su. Uzun süredir yoldayım ve çok susadım." Bedevi, adamın haline acır ve hiç tereddüt etmeden su kabını ona uzatır.
Adam, suyu kana kana içer ve adeta yeniden doğmuş gibi olur. Gözleri parlar, bitkinliği diner. Bedevi, bir can kurtarmanın huzuruyla dolarken, az sonra yaşayacaklarından habersizdir.
İyiliğe Karşılık İhanet
Adam, birkaç dakika geçmeden beklenmedik bir hamleyle Bedevi'ye bir yumruk atar ve yere serer. Ardından, Bedevi'nin devesine atlayıp hızla uzaklaşır. Bedevi, neye uğradığını şaşırır. İyilik yaptığı adamdan kötülük görmüştür. Şaşkınlık içinde donakalır. Ne yapacağını bilemez bir halde yerden kalkar ve hırsızın peşinden koşmaya başlar.
Fakat hırsız, deveyi son sürat sürerek uzaklaşır. Çaresiz kalan Bedevi, olanca gücüyle bağırır ama nafiledir. Sesi, çölün sonsuzluğunda kaybolur.
İbretlik Sonuç
Bu hikaye, iyiliğin her zaman karşılık bulmadığını acı bir şekilde gösteriyor. Ancak, bu durum iyilik yapmaktan vazgeçmek için bir sebep olmamalı. Belki de önemli olan, karşılık beklemeden iyilik yapabilmek ve insanlığımızı koruyabilmektir. Unutmamalıyız ki, her şeye rağmen iyilik yapmak, dünyayı daha güzel bir yer yapmanın tek yoludur. Bedevi'nin yaşadığı bu acı tecrübe, bize önemli bir ders veriyor: İyilik yaparken dikkatli olmalı, ancak asla iyilik yapmaktan vazgeçmemeliyiz.
