Antalya'nın göz kamaştırıcı güzelliklerinden biri olan Gerenlik Koyu, yapılaşma tehlikesiyle karşı karşıya. Kaş ilçesinde bulunan ve doğal sit alanı statüsündeki bu eşsiz koyu içine alan 77 bin metrekarelik orman arazisi, "Konaklamasız Orman Parkı" adı altında ihaleye çıkarılacak. Bu durum, bölgedeki doğa severler ve çevre aktivistleri arasında büyük endişe yaratıyor.
Gerenlik Koyu'nun Önemi
Gerenlik Koyu, sadece doğal güzelliğiyle değil, aynı zamanda deniz tabanından çıkan tatlı su kaynaklarıyla da biliniyor. Bu özelliği, koyu benzersiz kılıyor ve ekolojik açıdan önemli bir yaşam alanı sunuyor. Ayrıca, bölge 1'inci Derece Doğal Sit Alanı ve Özel Çevre Koruma Bölgesi (ÖÇK) statüsünde bulunuyor. Bu statüler, koyun korunması gerektiğini açıkça belirtiyor.
Ancak, tüm bu koruma statülerine rağmen, Kaş Orman İşletme Müdürlüğü tarafından 29 Nisan Salı günü yapılacak ihale ile 1190 metrekarelik bir alanda yapılaşma izni verilmesi planlanıyor. Bu durum, koyun doğal yapısının bozulması ve ekosisteminin zarar görmesi riskini beraberinde getiriyor.
İhalenin Detayları ve Riskler
İhaleye çıkarılan alan, Kaş ilçesi Yeşilköy Mahallesi Yalı mevkisinde bulunuyor ve Patara Antik Kenti'ne de yakın bir konumda yer alıyor. Bu durum, bölgenin tarihi ve kültürel önemini de artırıyor. İhalenin "Konaklamasız Orman Parkı" adı altında yapılması, ilk bakışta doğa dostu bir proje gibi algılanabilir. Ancak, 1190 metrekarelik yapılaşma izni, koyun doğal yapısına ciddi zararlar verebilir.
- Ekolojik Denge Bozulması: Yapılaşma, koydaki bitki örtüsünü ve hayvan yaşamını olumsuz etkileyebilir.
- Su Kaynaklarının Kirlenmesi: İnşaat çalışmaları ve insan aktiviteleri, deniz tabanındaki tatlı su kaynaklarını kirletebilir.
- Görsel Kirlilik: Yapıların inşası, koyun doğal güzelliğini bozabilir ve turizm potansiyelini azaltabilir.
Bu riskler göz önüne alındığında, Gerenlik Koyu'nun korunması için daha hassas ve sürdürülebilir çözümlerin bulunması gerekiyor.
Çözüm Önerileri ve Gelecek Beklentileri
Gerenlik Koyu'nun korunması için öncelikle ihalenin iptal edilmesi ve bölgenin doğal yapısını koruyacak alternatif projelerin geliştirilmesi gerekiyor. Bu projeler, ekoturizm faaliyetlerini destekleyebilir, çevre bilincini artırabilir ve yerel halkın ekonomik kalkınmasına katkıda bulunabilir.
Ayrıca, bölgedeki sivil toplum kuruluşları, çevre örgütleri ve yerel yönetimlerin işbirliği yaparak, Gerenlik Koyu'nun korunması için ortak bir vizyon oluşturması önemlidir. Bu vizyon, koyun doğal güzelliğini ve ekolojik değerini gelecek nesillere aktarmayı hedeflemelidir.
Gerenlik Koyu'nun geleceği, hepimizin sorumluluğunda. Bu eşsiz doğa harikasını korumak için harekete geçmeli ve yetkilileri daha duyarlı olmaya çağırmalıyız. Unutmayalım ki, doğayı korumak, geleceğimizi korumaktır.
